27 Aralık 2009 Pazar

Şans

İnsan şansıyla doğar.Karamsar bir düşünce ama hayatı kötü giden birinin sonradan güzel mucizeler yaşayacağına inanan biri değilim.Başarılı insanlara baktığımızda özellikle fakir bir hayattan zenginliğe geçiş yapmış olanlara diyebiliriz ki şans sonradan değişebilir.Böyle bir durum olduğu halde bile insanın şansıyla doğduğuna inanıyorum,evet farkındayım tutarlı bir düşünce değil benimkisi.

İnsan hayatının tamamı için şanslı yada şansız diyemeyiz.Her daim mutlu olamayacağımız gibi her daim şanslıda olamayız.Şanslı ve şansız olduğumuz zamanlar vardır,bu anların miktarı genel olarak şansımızı belirler.

Kimileri hep dört ayak üstüne düşer kimileri de ne yapsa olmaz.Kimi saman altından su yürütür eline yüzüne bulaştırmaz,kimi kırk yılda birşey yapar cümle aleme rezil olur.Şansıyla doğanlar dört ayak üstüne düşerler,şansıyla doğanlar dokuz canlı olurlar,ilk yağmur damlası şansızların üstüne düşer.Şanslılar ıslanmamız yağmurda,ıslanır tabiiki ama biraz ileride şemsiyeli bir tanıdık görüp ona sığınırlar.

Şanslılarda mutsuz olur,bazen dünyanın en mutsuz insanı hissederler kendilerini ama bir süre sonra yine şansları döner,annem beni kadir gecesi doğurmuş diye düşünürler.

Bu duruma bir örnek Bir Bulut Olsam dizisinden.Narin şansız doğumuştur,çekmediği çile kalmamıştır.Hatta tecavüz(lere) bile uğramıştır.Sonunda sevdiğine kavuşur,mutlu mesut günlerini izleriz.Tüm şansızlar için o an bir umut doğar,tüm mutsuzlar birgün bende mutlu olacağım,geçecek bunların hepsi diye düşünür.Böyle içi kıpır kıpır izler izleyici.Derken Narin'in kavuştuğu ölür.O mayın şansızların kalbinde patlar bir an,bir anda tüm ümitler solar,gelecek yine karanlık olur ve o an akla tek bir cümle gelir.İnsan şansıyla doğar.


Hiç yorum yok: