23 Ocak 2011 Pazar

Keyifli Cumartesi

Bol tarih,bol kahkaha,bol fotoğraf,biraz dedikodu :) bolca çayla dolu güzel bir dostla keyifli bir cumartesi geçirdim. Cumartesi müze gezilerimize devam ediyoruz. Bugüne kadar gittiğimiz müzeler bir tanesi hariç hep Sultanahmet civarındaydı. Laleli'den Gülhane'ye uzanan tarih kokan  semtler...

Gidince görüyorsunuz yabancı turistler kadar kendi insanlarımız da müze gezmeyi seviyor.Şimdiye kadar boş olan hiç bir müze görmedim. Bazıları o kadar kalabalıktı ki keyifli bir şekilde gezemedim. Ayasofya'nın önünde sürekli bir kuyruk var.

Türk insanı kitap okumaz derler,sanata ilgi göstermez derler. Oysa ki kitapçıları gezdiğinizde de aynı yoğunluğu görüyorsunuz.Evet mutlaka ilgisi olmayan büyük bir çoğunluk vardır ama sürekli bir şekilde sanata,kültüre ilgi duyan insanlarımız da var. Zaten herkes sanatla,kültürle iç içe olacak diye bir şey de yok bence. Bazıları ilgilenmese de olur,hatta daha iyi olur :)

Bu haftaki müzemiz,Gülhane'de ki Arkeoloji Müzesi'ydi. Gİtmeden önce biraz araştırmıştım,gidenler çok büyük ve etkileyici olduğunu söylemişler. Gerçekten de öyleydi. Arkeoloji müzeleri 3 müzeden oluşuyor.Bu hafta sadece ilkini dolaşabildik. Kocaman bir yer ve her eser büyüleyici. Lahitler,mezar taşları,mumyalanmış iskeletler...Bazı heykeller o kadar iyi görünüyor ki sanki yeni yapılmışlar gibi. Kabartmalar,oymalar usta ellerden çıkmış.Hepsini yüzyıllar önce birileri yapmış ve bizler onların yaptıklarına dokunabiliyoruz. Keşke dokunup gözümüzü kapadığımızda çok kısa bir süre de olsa o zamana gidebilseydik.

Tarih seven herkesin çok etkileneceği bir yer. Mutlaka gidip,görülmeli.

Fotoğraflar için;Arkeoloji Müzesi

Müze çıkışında Gülhane Parkı'na girdik.Parkın sonunda çok güzel bir çay  bahçesi bulduk.Deniz gözlerinize ziyafet çekiyor.Bir demlik çay ve tost eşliğinde bu güzel manzaranın da keyfini çıkardık.









Hiç yorum yok: